Üretimde Verimlilik
Bir deyim vardır: “Su akar yolunu bulur” diye. Müşteri beklentilerinin her geçen gün arttığı günümüz rekabetçi koşullarında suyun akışına artık bizim yön vermemiz gerekmekte. Yeni normalle birlikte müşterilerimizin beklentilerinin değişeceği, buna göre alınması gereken önlemler ve yeni iş modelleri en çok araştırılan ve tartışılan konular. Pandemi öncesinde de üzerinde yoğunlukla çalışılan verimlilik, önümüzdeki dönem daha da önemli hale gelecek.
Müşteri penceresinden baktığımızda maliyet önemli rekabetçi unsurlardan biri. Maliyet hesabını oluşturan ham madde, işçilik, enerji, makine kullanımı, navlun, genel giderler vs. her biri verimli kullanılması gereken değerler. Uygarlık tarihi boyunca insanoğlu yaptığı her yeni işi bir öncekinden daha hızlı, daha az maliyetli, daha kaliteli yapmaya çalışmış. O dönemlerden günümüze gelene kadar hedeflenen bu iş yapış biçimi verimlilik olarak tanımlanmış. Verimlilik, kıt kaynakların ürüne dönüştürülme oranı olarak tanımlanabilir. Ham madde, iş gücü, makine-ekipman, enerji kıt kaynaklar olarak değerlendirildiğinde, bu kalemlerin optimum planlaması ve iş istasyonlarında etkin kullanımı verimliliği sağlayacaktır.
Ancak yönetim ekibini gerçekleşen verimlilikten ziyade kaybettiğimiz değere odaklamak daha doğru bir yöntem olacaktır. Bu noktada iyileştirme süreçlerinin tetikleneceği verimlilik kayıplarının analiz edilmesi ve ilgili süreçler içerisinde yer alan çalışanlarla oluşturulacak proje ekipleri ile verimliliği iyileştirmek ömür boyu devam edecek bir çalışma. Önemli olan nereden başlayacağımızı ve nasıl iyileştireceğimizi bilmek.
Her sektörün, her işletmenin, her iş istasyonunun verimlilik kayıpları farklılık göstermekle birlikte odaklanacak nokta verimliliği iyileştirmek ise doğru ölçümleme, doğru analiz ve doğru iyileştirme yöntemi üzerinde çalışılmalı. Unutulmaması gereken nokta, verimlilik; eğer biz bir şeyleri farklı yapmaz isek kendi kendine iyileşmeyecektir.
Yazar: Buğra Barış